Çünkü genellikle büyük organizasyonlar sonrasında, …ardından… diye yazılar yazılır. Ben Antalya’da yapılacak Uluslararası Sigorta Fuarı ve Kongresi organizasyonunun öncesinde bir yazı yazayım istedim. Sektör kamuoyunda çok konuşuluyor.
Fuarın genel tanımı şöyle; “Belli zamanlarda, belli yerlerde ve belli süre mal sergilemek, ürün tanıtmak ve ticaret bağlantıları kurmak amacıyla açılan büyük Pazar.” Ama bizim fuarda bu tanıma uyan az bir bölüm olacağından ismine “Kongre” eklenmiş. Bu sene Kongre kısmı ağırlıklı olacak. Sektör paydaşlarının hepsi bir arada bulunacak panellerde bir araya gelecek, toplantı aralarında otelde daha sıcak sohbet etme olanağı bulacaklar.
Fuar düşüncesi güzel
Öncelikle şunu söyleyeyim, mantık olarak güzel, konum olarak Antalya mükemmel bir seçim. 2021 yılı sonrası hesaplar kapatılmış, yeni çetin bir yıla girerken sektör paydaşlarının temsilcilerinin eteklerindeki taşı dökecekleri bir fırsat olarak görüyorum bu organizasyonu. Çok profesyonelce başlamamış olsa da iyi niyetle çıkılmış bir yol olarak görüyorum. Bana çok telefon geldi; “Can bey bu fuarın amacı ne, kime ne faydası olacak?” diye… Sektör içi iletişim mümkün olduğunca var. Bizler de buna katkı sağlamaya çalışıyoruz. Acente, şirket yetkilisine, eksper yetkili kurumlara, brokerler iş ortaklarına, servisler ilişkide oldukları kurumlara elbet ulaşabiliyorlar. Tüm bunların en yetkili kurumlara da ulaşma olanağı var. Ama hepsinin bir arada olması güzel değil mi?
Bu, uluslararası bir platformda ve tüm sektör paydaşlarının bir arada olacağı ilk organizasyon. Geniş çaplı bir acente toplantısı olarak görülmemeli. Bu sene Kongre kısmına evrilmiş şekilde düzenleniyor. Bunların çıktıları alınacak, sonrasında çalıştaylar düzenlenecek, sektör kendine, gelecek yıllar için bir yol haritası oluşturma fırsatı yakalayacak. Belki ilk kez bu kadar geniş çaplı yapılıyor. Ha yapılabilecek mi? onu hep birlikte göreceğiz. Yapılamazsa Fuar da gelecek yıllarda yapılamayacak demektir. Şimdi bu fuara birçok sektör endüstrisinden kurumlar şirketler katılıyor. Katılanlar neden katıldı, katılmayanlar neden katılmadı bunu kestirmek zor.
Tüketici de olduğunda tam fuar olacak
Bu fırsat iyi değerlendirilebilirse gelecek yıllarda katılımcılar artacak, işin içine tüketiciler de girecek. Panellerde tüketici dernek yetkililerinin de olacağı bir gerçek bir Fuar ve Kongresi hayata geçebilir. Bu arada katılan şirketlerin öğrencilere sponsor olarak Fuara davet edilmelerini önemli görüyorum. Sigorta şirketleri standlar hazırlıyor, servisler yeni ürünlerini katılımcılara tanıtacaklar. Birçok şeye ilk kez tanık olacağız. Insurtech ödülleri ilk kez verilecek. Hani Dijital ile yatıp kalkıyoruz ya son 10 yılda. Bakalım kaç şirketin bu konuda girişimi varmış göreceğiz.
Emeği geçenlere teşekkür etmek lazım
Gelelim diğer konuya, bu fuar organizasyonunu hayal edip hayata geçirmeye çalışan kişilere buradan teşekkür etmek lazım. Kendi mesailerinden belki de kendi paralarını harcayarak bu organizasyonun gerçekleşmesi için çalıştılar. Başta TOBB ve TSB‘yi ayrıca kutlamak gerek maddi manevi destek sağlamış olmalarından dolayı. Organizasyon firması bu konuda çok tecrübeli, sektörü pek tanımıyorlardı, bu sene tanıma fırsatı buldular. Bu sektör tecrübesi ile fuarı gelecek senelere daha etkinleştirerek taşıyacaklarına inanıyorum.
Organizasyonda tuhaflıklar var mı? Var…
Son olarak şunu eklemek isterim. Organizasyonda gariplikler yok mu? Tabi ki var. Birleştirici olması gerekirken ayrıştırıcı bir yaklaşım var mı? Var. Ne yazık ki acenteler ikiye üçe beşe bölünmüş durumdalar. Bu nedenle de isteklerini, kazanımlarını elde edemiyorlar yıllardır. Son tabloya bakıldığında bu böyle gidecek… Nedir bu garabet durum derseniz? TÜSAF çatısı altında bulunan ANSAD‘ın ön ayak olduğu bir etkinliğe TÜSAF‘a stand ayrılmaması ve Başkanının Fuara ve panellerden birine bile konuşmacı olarak davet edilmemesi büyük şansızlık. TÜSAF sigorta acentelerinin ulusal en büyük sivil toplum kuruluşudur. SAİK’in arka bahçesidir. Ama görünen odur ki Fuarda tüm paydaşların karşısına acenteleri temsilen SAİK ve TÜSAF olarak dimdik durabilmeleri büyük erdem olurdu. Ama ne yazık ki bu fırsat küçük seçim hesapları nedeniyle kaçmıştır.
TÜSAF Başkanı’nı ben ikna ettim!
Bu arada TÜSAF Başkanı Murat Büyükçelebi ile konuyu geçtiğimiz hafta konuşmuştum. Bu sıkıntıları dile getirmek istediğini söylediğinde; “Sevgili Murat bey, doğmamış bir çocuğa daha kundakta zarar vermeyelim. Fuar bitsin sonra tüm eleştirilerinizi dile getirirsiniz” diyerek ikna ettim. Kendisi de Fuarı sabote etmek istemediklerini ve tüm TÜSAF üye dernek yöneticilerini ve üyelerini fuarı protesto etmemelerini, imkanı olanların katılmalarını tavsiye ettiğini söyledi.
Diğer bir gariplik basın kurulu :::)))
Diğer bir garabet uygulamaya değinmeden geçemeyeceğim. Ben Can Kantar ve sektörün en etkili yayın kuruluşu Sigortamedya olarak fuarın yapılacağını ilk duyduğumda ilginç gelmişti. Yapılabilir mi? diye düşündüm. Sonra bir cesaret ile yola çıkıldığını gördüm ve destek olmaya karar verdim. Önceleri o ayrıştırıcı sinsi yolları görmedim değil, yapılan görüşmeler Sigortamedya’ya ulaştırılmıyordu gibi gibi. Hadi acemiler bu konuda diye önemsememiştim. Sonra Organizasyon firması yetkilisi Sezer bey ile tanıştım. Hedeflerinden, yapmak istediklerinden etkilendim. Ve sonrasında hep destek tam destek şeklinde Fuar için etkin bir iletişim serisi gerçekleştirdik. Sonra bir de ne gördüm: Fuar organizasyonunun bir Yönetim kurulu, Teknik Kurulu falan var. Siteden incelerken BASIN KURULU’nu gördüm. Noyan Doğan var, tamam… Basın Kurulu iki kişilik diğer üyesi kim biliyor musunuz? Bekir Özerdem… Bu kurul ne işe yarar bilemem ne amaçla oluşturulmuş bilemem. Ama Sevgili Bekir beyin orada ne işi var. Can Kantar’ın olmadığı bir kurulda benim ne işim var dememiş Sevgili Bekir Özerdem. Severim, sayarım da kendisini bir TV programı yaparak Basın ile kendisini nasıl ilişkilendirmiş pek anlam veremedim. Herkes kendi işini yapsın, iyi yapsın. Bu da bir başka skandal. Onu da ilk sefer diye sabote etmeyelim diye pas geçtim.
Pahalı mı? Evet…
Bir de fuarın pahalı olması konusu var. Acentelerin katılamadığı şeklinde eleştiriler var. Bildiğim kadarıyla kar amacı gütmeyen bir organizasyon, daha ucuz olabilir miydi? Onu da bilmiyorum. Şu anda her şey pahalıyken kimseyi bu konuda eleştiremem. Ama gelecek senelerde şehire yakın herkesin ulaşabileceği bir yerde yapıldığında bence bu fuara girişin ücretsiz olacağı düşüncesindeyim. Bu nedenle verimli bir organizasyon olsun dileğimi yeniliyorum. Hatalar görülüp tekrarlanmadığında uzun soluklu olacaktır.
SİGORTA EKRANI’na abone olun yayınları kaçırmayın
Ben Can Kantar, Damla Özafşar ve Cihan Mutlu yani Sigortamedya ekibi olarak orada olacağız. Elimizden geldiğince olup bitenleri özel röportajlar ve Canlı yayınlarla SİGORTA EKRANI, www.sigortamedya.com.tr ve tüm sosyal medya hesaplarından size ulaştırmaya çalışacağız. Bizi izlemeye devam edin. Sigorta Ekranı‘na hemen abone olun, uyarı zilini işaretlemeyi unutmayın. Yayınları kaçırmayın derim.
Bu linke tıklayın hemen abone olun…
https://youtube.com/c/SigortaEkranı
