19 Nisan 2024, Cuma
spot_img

Sigorta sektörü ‘Cumhuriyet’ ile büyüdü

Sigorta sektörü, Cumhuriyet ile birlikte gelişme sürecine girdi. 1920’li yıllardan günümüze önemli gelişmeleri kısaca hatırlayalım.

SİGORTAMEDYA ÖZEL

Yine bir 29 Ekim; Cumhuriyet Bayramı… Ancak, malum korona gündemi nedeniyle, meydanlarda değil de Bayram’ı biraz da buruk şekilde evlerimizde kutladık.

1923 yılında ilan edilen Cumhuriyet, siyasal, toplumsal ve ekonomik anlamda hatta ‘sigortacılık’ açısından da yeni bir dönemin başlangıcı demek. Sigorta sektörü, Cumhuriyet ile birlikte gelişme sürecine girdi. 1920’li yıllardan günümüze önemli gelişmeleri kısaca hatırlayalım. Öncelikle, sigorta mevzuatının eksiklikleri giderilmeye başlandı. Sigorta sözleşmelerinde Türk dilini kullanma koşulu getirildi. ‘Türkçe sözleşmeler’ sayesinde sektör, toplumda çok daha geniş bir kitleye ulaşır oldu.

Yeni şirketlerle sektör gelişim sürecine girdi

Cumhuriyet daha ilk yıllarında yeni sigorta şirketlerinin doğuşuna tanıklık etmeye başladı. Bu şirketlerin bazıları bugün de sektörün en önemli temsilcileri… Bunların en başında da Atatürk’ün talimatıyla 1925’te kurulan Anadolu Sigorta geliyor. 1926’da yürürlüğe giren Ticaret Kanunu’yla birlikte sigortacılıkta yeni hükümler devreye girdi.  1927 yılında ise doğrudan sigorta şirketlerini ilgilendiren 1149 sayılı “Sigorta Şirketlerinin Teftiş ve Murâkabesi Hakkında Kanun” hayatımıza girdi. Yerli ve yabancı sigorta şirketlerinin denetlenmesi ve döviz çıkışının önlenmesi amacını taşıyan bu kanunla, ülkemizde sigortacılık gelişmeye, yerli sermaye ile kurulan şirketlerin sayısı artmaya başladı.

Nitekim, 1929’da Türkiye İş Bankası ve Milli Sigorta ortaklığı ile Milli Reasürans kuruldu. 1932 yılına gelindiğinde ise sektördeki firma sayısı 40’a yaklaşmıştı. 1939 yılında Ticaret Bakanlığı’na bağlanan sigorta şirketleri arasına 1942 yılında ilk özel sermayeli şirket olan Doğan Sigorta katıldı.

DASK ve BES önemli birer dönüm noktası

Türk sigortacılık tarihinde 1980 sonrasındaki bazı önemli köşe taşlarına değinecek olursak; sigorta sektöründe gelişme adımları atılması 1982 Anayasası’ndan sonra da devam etti. Ekonomik büyümeye paralel olarak sektör de büyüdü. AB üyeliği yolunda da sektöre yönelik önemli çalışmalar hayata geçirildi. Bu kapsamda sigortalı ile sigortalayan arasındaki ilişkilerin tarafların iradesine bağlı olarak daha serbestçe belirlenmesi dönemi başladı. Bu gelişmeleri takiben sigortacılık mevzuatının ve sigortacılığın gelişmesi ve sigortalıların korunması için tedbirler almakla ve bu tedbirleri uygulamakla görevli olan Sigortacılık Genel Müdürlüğü kuruldu.

Sigorta sektörüyle ilgili gelişmeler 2000’li yıllarda da devam etti. Bunların en önemlisi doğal afetlerle ve emeklilikle ilgili olanlardı. 1999’daki büyük Marmara depremi doğal afetlerde özellikle depremlerin yaratacağı tahribatlara karşı sigortanın ne denli önemli olduğunu gözler önüne serdi. 2000 yılında deprem sigortası zorunlu hâle getirildi ve Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) kuruldu.

Hemen ardından Bireysel Emeklilik Sistemini (BES) gündeme geldi. 7 Nisan 2001’de “Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu” yasalaştı. Ekim 2003’te Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) faaliyete geçti. Sektörde mevzuat anlamında, son 15 yılın en önemli gelişmeleri  olarak da 14 Haziran 2005’te çıkarılan ‘Tasarruf Sigortası Kanunu’ ve 2007 yılında da 7397 sayılı Kanun’un yürürlükten kaldırılarak ‘5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’ yasalaştırılması olarak sayılabilir.

Atatürk’ün talimatıyla kurulan Anadolu Sigorta 95 yaşında

“Cumhuriyet, ulu önder Atatürk ve sigorta sektörü” derken, Anadolu Sigorta’ya da ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Türk sigorta sektörünün ‘Amiral Gemisi’ Anadolu Sigorta; (Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi) Atatürk’ün ‘milli sermayeli bir sigorta şirketi kurulması talimatı’ vermesi üzerine Türkiye İş Bankası ve İttihad-ı Milli Sigorta Şirketi ortaklığı tarafından 1925 yılında kuruldu. Bu yıl, kuruluşunun 95’inci yılını kutlayan şirket, kuruluşundan bu yana sektörde pek çok yeniliğin ve atılımın da öncüsü oldu.

1950 ve sonrası…

1950’den sonra Türkiye planlı kalkınma dönemine girdi ve ekonomide hızlı gelişim yaşandı. Sektörde alt yapının oluşturulması için önemli adımlar atıldı. Mevzuat yenilendi. 1965 tarihli “Sigorta Tetkik Kurulu ve Tasfiye Komiteleri Yönetmeliği”, 1968 tarihli “Sigorta Eksperleri Yönetmeliği”, 1973 tarihli “Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği Motorlu Taşıtlar Bürosu Yönetmeliği” gibi önemli düzenlemeler devreye girdi.

Asıl gelişim 1945 sonrası oldu

Türkiye’de ‘Cumhuriyet ve sigorta tarihi’ deyince ilk akla gelen isim, kuşkusuz duayen sigortacı David Kohen. Atatürk’ü gençliğinde 2 defa gördüğünü söyleyen Kohen; ülkemizde sigortacılık tarihinin de canlı tanığı. Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında Türkiye’de sigorta sektörü ile ilgili görüşlerini öğrendiğimiz Kohen; 1920’lerin başında Türkiye’de yerli sigorta şirketinin olmadığını, Cumhuriyet’le birlikte milli sermayeli ve Türk ismiyle faaliyet gösteren şirketlerin kurulmaya başlandığını söylüyor. 1920’li yılların Türkiye’de sigortacılığın gelişmesine yönelik adımların atıldığı önemli bir periyot olduğunu belirten Kohen; sektörde asıl gelişmenin 1930’lu yıllardan itibaren, özellikle de 2’nci Dünya Savaşı sonrası yani 1945’ten sonra başladığını vurguluyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER