20 Nisan 2024, Cumartesi
spot_img

Yeni risk değerlendirmelerinin yapılması gerek

Oto Dışı Sigorta Eksperleri Derneği (ODSED) Başkanı Engin Özaydın, iklim değişikliğinin gelecekte de riskli doğa olaylarına sebep olabileceğine dikkat çekerek, “Afetler bizim şehircilik planlamalarımızı yeniden değerlendirmemiz gerektiğini, sigorta sektörü olarak şehir planlarına bağlı olarak yeni risk kabulleri ve yeni risk değerlendirmeleri yapmamızın zorunluluğunu ortaya koyuyor” dedi. 

SİGORTAMEDYA ÖZEL

Geride bıraktığımız iki yıl boyunca tüm dünya ve Türkiye’de iklim değişikliği nedeniyle pek çok doğa olayı ve bunlara bağlı kayıplar yaşandı. Küresel çapta tüm ulusların ortak problemi haline gelen iklim değişikliğinin gelecekte de riskli doğa olaylarına sebebiyet vereceği öngörülüyor. Gerçekleşen hasarların tespitinin iyi yapılması, zararların doğru karşılanması için önem taşırken bu noktada eksperler ve sigorta şirketlerine de büyük iş düşüyor. Sigorta Medya’nın YouTube kanalı Sigorta Ekranı’nda Can Kantar’a konuk olan Oto Dışı Sigorta Eksperleri Derneği (ODSED) Başkanı Engin Özaydın, 2021 yılında yaşanan doğal afetlerin sektörel yansımalarından, acente sorunlarına, ODSED bünyesinde yaptıkları çalışmalar ve eğitimlerden eksperliğe kadar pek çok konuda bilgiler verdi. 

Ayrı bir primleme yapılması lazım

2020 ve 2021 yılında küresel iklim değişikliği nedeniyle yangın, seller, fırtınalar ve farklı meteorolojik olaylara bağlı hasarlar görüldüğünü belirten Özaydın, gelecekte bunların daha yoğun şekilde yaşanacağını vurguladı. Özaydın, 2021’de yangınların sivil ve ticari rizikoları etkilemesi boyutunda da önemli riskler gerçekleştiğine dikkat çekerek, “Seller, bizim şehircilik planlamalarımızı yeniden değerlendirmemiz gerektiğini, sigorta sektörü olarak şehir planlarına bağlı olarak yeni risk kabulleri ve yeni risk değerlendirmeleri yapmamızın zorunluluğunu ortaya koydu” dedi. 

Fırtınaların iklim değişikliği nedeniyle boyut değiştirdiğini söyleyen Özaydın, “Önceden genel şartlarımızda, sigorta iş kabullerimizde ve risk değerlendirmelerimizde hortumlar çok yer almıyordu ama bundan sonra hortumların da ayrı bir risk grubu olarak değerlendirilip ayrı bir primleme yapılması gerektiğini gördük” şeklinde konuştu.  

Bu zor dönemden başarıyla çıktık

2021’in zor ve yoğun hasarlı bir yıl olduğunu belirten Özaydın, özellikle yılın üçüncü çeyreğinde yaşanan fırtınalar ve sellerle birlikte oluşan hasarların yoğunluğu artırdığını dile getirdi. Özaydın, sel bölgesine gidip çamurun içerisinde ağır koşullarda ekspertiz çalışmaları yapmak zorunda kaldıklarını ifade ederek, “Bu anlamda bütün eksper arkadaşlarım yüz aklarıyla görevlerini yerine getirdiler. Sigorta şirketleri sigortalılarımızın zararlarını doğru şekilde karşıladılar. Eksperler ve sigorta şirketleri bu zorlu dönemin altından başarıyla kalktılar” açıklamalarında bulundu.  

Eğitimlerimiz acentelerin primlerini artırdı

Özaydın, sigorta bedellerinin ve sigorta edilen kıymetlerin risklerinin doğru belirlenmesiyle aynı müşteriyle 2-3 kat daha fazla para kazanıldığına dikkat çekerek, “Bunu arkadaşlarımız biraz daha fazla emek harcayarak, farkında olarak, ne yapmaları gerektiğini bilerek ve müşterileri ikna ederek yapıyorlar. Müşteriyi çok rahat ikna edebildiğiniz bambaşka bir sigortacılık anlayışı bu” ifadelerini kullandı.

Sadece TÜGAP’ın değil ASİAD’ın da çalışmalarına katıldığını belirten Özaydın, “Sigorta şirketleri de bu eksikliklerin farkındalar. Türkiye Sigorta, Anadolu Sigorta, Sompo Sigorta ve Allianz bu konuda çalışmalar yapıyor. Aksigorta, başka bir sigortacılık mümkün diye çok güzel bir şey yaptı. Bütün acentelere açtılar. Bir dönüşüm ihtiyacı var” diye konuştu.

Sektördeki “satışçılık” zihniyeti değişmeli

Özaydın, sigorta yaparken dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili bilgiler vererek, “Neyin sigorta edileceği, sigorta edilen kıymetin bedelinin doğru belirlenmesi, sigorta edilen kıymetin ya da menfaatin hangi risklere karşı sigortalanacağını ve hangi riskler gerçekleşirse zarar göreceği doğru tespit edilmeli” dedi. Sigorta sözleşmelerinin doğru tanımlanmasının önemini vurgulayan Özaydın, “İstisnalar ve teminat kapsamı dışındaki durumlar iyi değerlendirilmeli. Eksik sigorta, muafiyet, müşterek sigorta, limit gibi tazminatı etkileyen unsurların doğru belirlenip sigortalının en az zarar göreceği şekilde sözleşmenin yapılması gerek. Tüm bunlarla beraber doğru primin de alınması önemli” diye konuştu.  

Özaydın, sigorta sektöründe yıllardır süregelen satışçılık zihniyetinin değişmesi gerektiğini söyleyerek, şöyle devam etti: “Sigorta şirketleri acentelerini sadece satışçı olarak görüyor. Biz bir ürün tasarladık, bu ürünü alın satın diyor ama bir satışçı sattığı ürünün içeriği konusunda bilgi sahibi değilse ve bu içeriğin müşterinin ihtiyacını doğru karşılayıp karşılayamayacağını bilmiyorsa o satışta başarılı olması mümkün değil. Acentelerin önemi burada ortaya çıkıyor.” 

Doğru sözleşme sigortalı sayısını artırır

Hasar olmasaydı sigorta sektörünün olmayacağını söyleyen Özaydın, “Sigortalılar zararlarının karşılanmasını istiyor. Biz, sigorta sözleşmelerinin sonuçlarına göre sigortalının zararını karşılıyoruz. Ama hasarla birebir aynı olmuyor. Eksperler olarak sigortalıların hasarlarını doğru tespit ediyoruz ama tazminatı doğru ödemiyoruz ya da o hasar boyutunda tazminatı doğru karşılamıyoruz” dedi. 

Özaydın, Türkiye’de 40 milyona yakın sigortalı olduğunu ifade ederek, “Yangın poliçesi sayımız 4,8 milyon. Oranladığımız zaman yüzde 10-12 civarında sigortalı var ve yaklaşık yüzde 90’ı sigortasız. Bu çok ciddi bir risk” ifadelerini kullandı. 

Acenteler doğru poliçeler yapmalı

Özaydın, döviz kuru ve enflasyon artışının hasar maliyetlerini çok artırdığını söyleyerek bu artışların sigorta şirketlerine ciddi yükler getireceğini aktardı. 2020’de çok güzel karlar yazan sigorta şirketlerinin 2021 ve 2022’de çok zorlanacağına dikkat çeken Özaydın, “Bunu ortadan kaldırmak için acenteleri öne çıkarmaları gerekiyor. Acenteler doğru poliçeler yaparsa sigorta sektörünü kurtarabilir. Mevcut poliçelerini daha iyi değerlendirip fiyatlarını yükseltirse sigorta şirketlerinin nakit akışlarını, kazançlarını arttırabilir” dedi. 

Daha sık eksper alımı yapılmalı

Programda eksperlik sınavı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Özaydın, 2003’ten sonra 2009 ve 2010’da yıllarında iki ayrı grup halinde toplamda 1000 eksper alındını söyleyerek, “Bu konuda birtakım çalışmalar var. SEDDK, sigorta eksperleri icra komitesinden ve sivil toplum kuruluşlarından görüş istedi. Biz görüşlerimizi paylaştık. Hem kişisel olarak hem de dernek olarak bu kadar uzun süreli aralıkla eksper alımının doğru olmadığını düşünüyoruz” dedi.

Özaydın, 2011’den 2021’e faal eksper sayısının 1246’ya düştüğüne dikkat çekerek bunda eksperlerin yeterince iş alamamasının da etkili olduğunu belirtti. Türkiye’de şu anda oto ve oto dışı olmak üzere faaliyet gösteren 1246 eksper olduğunu dile getiren Özaydın, 2009’da eksperlik kursları açıldıktan sonra 2010-2011’de levhaya kayıtlı faal eksper sayısının yaklaşık 1800’e çıktığını söyledi. 

Hasarlara ilişkin veri eksiği var

Özaydın, SEDDK’dan konuya bilimsel bir yaklaşımda bulunmalarını talep ettiklerini söyleyerek, “Biz Türkiye’de kaç tane hasar dosyası açıldığını bilmiyoruz. Bu kamuyla paylaşılmıyor. Dosyaların kaç tanesinin eksperlere ulaştırıldığını da bilmiyoruz. Bu anlamda ciddi bir sıkıntımız var. Elimizde veri yok. Türkiye’de bir yılda kaç hasar dosyası açılıyor, kaç hasar dosyasına eksper atanıyor, bu eksperlerin sayısı Türkiye için yeterli mi değil mi sorusunu ona göre değerlendirmek gerekiyor” dedi. 

Türkiye’de oto dışı branşlarda bir eksperin bakabileceği aylık ortalama kişi sayısının 120 ile 150 arasında olduğunu ifade eden Özaydın, “Oto dışında çalışan yaklaşık 450-500 tane eksper var. Bu 450-500 eksper 800 bin civarında dosyaya bakabilir durumda. Yıllık 800 bin kapasitemiz var. 631 tane de pasif listeye kayıtlı olan eksper var. Türkiye’de elinde belge olan insanların %31’i eksperlik yapmıyor” şeklinde konuştu. 

Eksperlik yapabilmek için doğru eğitim şart

Özaydın, eksper olmayan insanların da ekspertiz yaptığını söyleyerek, “Eksper olmayan, yetkili olmayan insanların ekspertiz yapmasının, ekspere gelmesi gereken dosya sayısını düşürdüğünü yönünde çok ciddi duyumlar var. Bu önlenirse Türkiye’de eksper ihtiyacı olacaktır. Ama öncelikle hasarların eksperler tarafından yönetilmesinin sağlanması gerekiyor” ifadelerini kullandı. 

Emeğin korunması gerek 

Özaydın, ekspertiz ücretlerinin yönetmelikle TÜFE’ye göre belirlendiğini söyleyerek, “Bu ücretler en kötü olasılıkla enflasyon oranında ödenecek. Ama büyük hasarlarda ekspertiz ücretinin belirlenmesinde bir sıkıntı var. Tarife bunları göz önüne almıyor. Daha önce belirlediğimiz hasarın %5-10 arasında bir ekspertiz ücreti alırdık. Sonrasında giderek azaldı. Emeğin korunması gerekiyor. Emeğin korunması, sigorta şirketlerinin kendisini koruması demektir” diye konuştu.

Eksperler yangın konusunda kendilerini geliştirmeli 

Artan suiistimallerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Özaydın, söz konusu suiistimallerin genellikle yangın ve hırsızlıkta oluştuğunu aktararak şunları söyledi: “Yangın ve hırsızlıkta neler olduğunu tespit etmek eksperlerin görevi. Türkiye’de maalesef itfaiye teşkilatlarının son dönemdeki yaklaşımlarını doğru bulmuyorum. Gelen yangın raporunda tespitin bilirkişilerce yapılması uygundur diye bir tanımlama var. Oysa itfaiyenin kendi görüşüyle ilgili bir değerlendirme yapması gerekir. İtfaiyenin hasarın çıkış sebebini ilk gören ve olaydan sonra ilk inceleyen kurum olarak doğru tespit yapması gerekir.” 

Özaydın, eksperlerin yangın konusunda bir yangın uzmanı kadar kendilerini geliştirmeleri gerektiğinin altını çizerek, “Bu konuyla ilgili ODSED olarak 2022 yılında yangın nedir, yanma nedir, yangınla ilgili hangi verilere dikkat edilmesi gibi konuları kapsayan bir ekip çalışması planladık. Önümüzdeki aylar içerisinde yapacağız. Eksper arkadaşlarımızın katılmasını öneriyorum” şeklinde konuştu.   

Gençler eksperlik işine girmeli 

Gençlerin mutlaka eksperlik işine girmesi gerektiğini söyleyen Özaydın, “Kendini yetiştir, rekabeti sağlıklı, adil koşullarda yap. Mevcut eksperden daha iyi olduktan sonra mutlaka daha fazla iş yapabileceksiniz” açıklamasını yaptı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER