28 Mart 2024, Perşembe
spot_img

‘Bir Usta Bin Usta’ Sinop’ta başladı

Anadolu Sigorta’nın hayata geçirdiği ‘Bir Usta Bin Usta Projesi’ne bu yıl Sinop’ta “Model Gemi Yapımı” kursu ile start verildi. Proje kapsamında Sinop ile eş zamanlı olarak Balıkesir’de ‘El Yapımı Sabun Üretimi, Denizli’de ‘Buldan Bezi Dokumacılığı’, İstanbul’da ‘Şile Bezi Yapımı’ ve Karaman Taşkale’de ‘Zili Dokumacılığı’ kursları düzenlenecek.

SİGORTAMEDYA ÖZEL

Anadolu Sigorta’nın 2010 yılında startını verdiği “Bir Usta Bin Usta Projesi” kapsamındaki 2017 yılı eğitimleri, Sinop’ta ‘Model Gemi Yapımı’ kursuyla başladı. “Kaybetmek Yok” ilkesiyle hareket eden Anadolu Sigorta, Sinop ile birlikte dört ayrı kentte daha mesleki kurslar düzenliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın teknik danışmanlığıyla yürütülen proje kapsamında 2017 senesinde Balıkesir’de ‘El Yapımı Sabun Üretimi, Denizli’de ‘Buldan Bezi Dokumacılığı’, İstanbul’da ‘Şile Bezi Yapımı’ ve Karaman Taşkale’de ‘Zili Dokumacılığı’ kursları hayata geçiriliyor.

Beş kentte ortalama üçer ay sürecek kurslar boyunca 100’e yakın kursiyerin meslekleri geleceğe taşıyan ustalara dönüşmesi hedefleniyor.

Bugüne kadar kurslara 700’e yakın usta adayı katıldı

ilhami koc sinop

Anadolu Sigorta, “Bir Usta Bin Usta Projesi”ni bu yıl Sinop’ta başlattı. Sinop’taki basın toplantısında konuşan Anadolu Sigorta Genel Müdürü İlhami Koç, Anadolu Sigorta’nın adını bu topraklardan alan ve “Kaybetmek Yok” ilkesiyle hizmet eden bir sigorta şirketi olduğunu söyledi. Koç: “Şirketimizin kuruluşunun 85. yıldönümünde, bundan tam 7 sene önce, tüm ülkemizi kapsayan sürdürülebilir bir sosyal sorumluluk projesi başlatıldı. Türkiye’nin kaybolmaya yüz tutan veya unutulma riski taşıyan yerel değerlerini yeniden canlandırmayı hedefleyen Bir Usta Bin Usta böyle ortaya çıktı. Kaybolmaya yüz tutmuş yerel değerleri ve az sayıdaki ustaları tespit ederek o meslekleri yeniden canlandıracak ve uzun yıllar yaşamasını sağlayacak yeni ustalar yetiştirmeyi hedefledik. Toplamda 10 yıl sürmesini planladığımız Bir Usta Bin Usta projesi sonucunda, projemizin adına da taşınan 1.000 usta yetiştirmeyi amaçlıyoruz. 2010 yılında başlattığımız, projeyle bugüne kadar Anadolu’nun pek çok kentinde farklı mesleklerle ilgili kurslar düzenledik. Her yıl beş kentte düzenlediğimiz kurslara, bugüne kadar öğretmenden ev kadınına, heykeltıraştan öğrenciye kadar her meslek grubundan 700’e yakın usta adayı katıldı” dedi.

Eğitim sonunda kursiyerlere sertifika veriliyor

anadolu sinop (6)

Koç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitim sonunda kursiyerlerimize Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından MEB onaylı kurs bitirme sertifikası veriliyor. Bu belge daha sonraki dönemde, usta adaylarımızın kariyerinde referans niteliği de taşıyor. Kurslarımızı başarıyla tamamlayan birçok usta adayımız bugün aldıkları eğitimlerle ilgili atölyelerde çalışıyorlar. Kursiyerlerimizin ortaya çıkarttığı ürünlerin satışı konusunda da onları destekliyoruz. Usta ve usta adaylarımızı Genel Müdürlük binamıza gelip personelimize satış yapmaları yönünde teşvik ediyoruz.”

Çobanoğlu: El sanatları yaşatılması gereken değerlerden biri

Koç’un ardından konuşmasını yapmak üzereye sahneye çıkan Sinop Kültür ve Turizm Derneği Başkan Yardımcısı Ahmet Çobanoğlu, “Kültür ve Turizm Derneği olarak bu anlamlı projenin içinde olmaktan büyük onur duyuyoruz. El sanatları aslında bir toplumun karakteristiğini yansıtıyor, yerel özellikleri içeriyor. El sanatları ekonomik değeri olmasa bile yaşatılması gereken değerlerden biri. Dolayısıyla bu projeye katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.

İmirgi: Kültürel etkinlikler düzenlemek önceliklerimizdendir

anadolu sinop (5)

Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Daire Başkanı Aysun İmirgi ise Bir Usta Bin Usta Projesi’nin büyük önem taşıdığını ifade etti. İmirgi, şunları söyledi: “Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, kültür mirasımızı araştırmak, derlemek ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak, ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtılmasını sağlamak amacıyla kültürel etkinlikler düzenlemek önceliklerimizdendir. Kültürel zenginliğimiz Anadolu insanının eliyle biçimlendirdiği el sanatlarında bulunmaktadır. Bakanlığımız, araştırma ve eğitim genel müdürlüğü olarak, kültürel mirasımıza sahip çıkmak, korumak ve yaşatmak amacıyla usta-çırak modeline göre kurslar düzenlemekteyiz. Bir Usta Bin Usta Projesi de bu uygulamanın önemli adımlarından biridir. Kurs süresince göstereceği özverili çalışmalarından dolayı değerli ustamıza teşekkür eder, bu mesleği öğrenip birer kültür aktarıcısı olacak olan kursiyerlerimize de başarılar diliyorum.”

Tanışır: Bir Usta Bin Usta sürdürülebilir bir proje

anadolu sinop (9)

Programda son olarak sözü Sinop Vali Yardımcısı Mehmet Tanışır aldı. Tanışır, “İlimizin tanıtımına büyük katkı sağlayacağını düşündüğüm bu anlamlı projeye verdikleri desteklerden dolayı başta Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere Anadolu Sigorta ve projenin tüm destekçilerine teşekkür ediyorum” diye konuştu. Şirketlerin kar ederken aynı zamanda ülkemize falyalı olabilecek projelerle destek vermesi gerektiğini ifade eden Tanışır, Anadolu Sigorta’nın bu projesinin sürdürülebilir olduğunu söyledi.

İbiş: 10 yılın sonunda 1000 ustanın yetiştirilmesi hedefleniyor

anadolu sinop (2)

Konuyla ilgili açıklama yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürü Okan İbiş ise el sanatlarının üretildiği toplumun duygularını, sanatsal beğenilerini ve kültürel özelliklerini yansıtan değerli kültürel öğeler olduğunu söyledi. İbiş: “Geleneksel el sanatlarımız aynı zamanda tarihimiz ve kültürümüz hakkında bilgiler yansıtan, değerlerimizi gözler önüne seren, üretildiği çağa tanıklık eden veriler sunmaktadır. Bir Usta Bin Usta Projesi de 2010 yılından itibaren her yıl 5 farklı ilde ve meslekteki ustaların birikimlerini aktarmasıyla 10 yılın sonunda 50 meslekte toplam 1000 ustanın yetiştirilmesini hedeflemektedir. Geleneksel sanatlarımıza yeni ustalar kazandırıyor olmanın mutluluğu en büyük kazancımız” dedi.

Model Gemi Yapımı nasıl ortaya çıktı?

anadolu sinop (8)

Bu el sanatının Sinop’ta ortaya çıkışı ile ilgili çeşitli anlatımlar bulunmaktadır. Bazı anlatımlara göre Sinop’ta ilk gemi modellerini yapanlar 1940’lı yıllarda Sinop Cezaevi’nde yatan iki mahkûmdur. Bu mahkûmlar cezaevinden tahliye olduktan sonra da Sinop’ta kalarak bu sanatlarını devam ettirmişlerdir. Farklı bir anlatıma göre ise tekne modelciliği aslında bir tersane geleneğidir. Tersanede gemi yapımında çalışan ustaların boş zamanlarını değerlendirmek için yaptıkları yelkenliler zaman içerisinde Sinop Cezaevi’nde özgürlük simgesi olarak benimsenmiş ve yelkenli gemi yapmak mahkûmların en önemli uğraşlarından birisi olmuştur. Cezaevinden çıkarak model gemi yapmaya devam eden mahkûmların zaman içerisinde çıraklar yetiştirmeye başlamasıyla da sanat hızla yayılmaya başlamıştır.

anadolu sinop (4)

Üretilen ilk ürünler Sinop Limanı’na gelen yolcu vapurlarındaki ziyaretçilere hediyelik eşya olarak sunulmuştur. Bu vapurlarda seyahat eden yolcuların bu ürünleri alması ve farklı illere götürmesi neticesinde Sinop kotraları (ilk dönemde verilen genel ad budur) giderek tanınmaya başlamış ve zamanla Sinop’un bir simgesi haline gelmiştir. Günümüzde Sinop’a gelen yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettikleri yerler, çeşitli gemi modellerinin sergilendiği atölye ve dükkânlardır.

maket gemi 2

Başlangıçta daha çok tek tip yelkenli üretiminin yapıldığı ve genel olarak “Kotracılık” olarak adlandırılan bu el sanatının, zaman içerisinde ustaların bilgi ve becerilerinin artması ile birlikte projeli olarak çalışılan tekne modellerinin yapımına doğru evrildiğini söyleyebiliriz.

Bu modellerin yapımı sırasında ölçeklendirme, elde kesme, elde delik delme, şekillendirme, dekupe oyma, zımparalama, kaplama, boyama, vernikleme, örme, yakma gibi birçok işlem uygulanmaktadır. Gemi yapımında en çok kullanılan ağaçlar ceviz, gürgen, kayın, kavak, dişbudak, akçaağaçtır. Donanımlarda ise daha çok misina ve naylon ip kullanılmaktadır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER